Sıra Kimde?

SİVEREK 20.06.2025 - 21:11, Güncelleme: 20.06.2025 - 21:11
 

Sıra Kimde?

Mevlüt Bayraktar Yazdı
Yıllardır kurbanlık koyun gibi kesilmeyi bekledik. Hem de başımızı uzatarak, kıpırdamadan… Bir seferde, bir hamlede bitmesin diye dua eder gibi. Amerika’nın, Avrupa’nın ve onların şımarık çocuğu İsrail’in gözlerinin içine baka baka kurbanlığımızı onayladık. Her yıl, her kriz, her savaşta farklı bir Müslüman coğrafya sıra bekledi. Sıranın kendisine gelmemesi için de yüzünü Batı’ya döndü, tebessüm etti, sadakat gösterdi. Birbirine bakarak, parmakla işaret ederek, “Önce o,” dediler. “Sonra ben belki… ama önce o!” Kurban sırasındaki devletlerin biri birine benziyordu: Korkak, bölünmüş, başsız ve kendi içine gömülmüş. İsrail, Gazze’ye girdiğinde… Çocuk, kadın, yaşlı ayırmadan bombalar yağdırdığında… O görüntüler ekranlardan taşarken… Yine aynı sessizlikle bakıldı. Kimse “Artık yeter” diyemedi. Herkes, “İran ne yapacak?” sorusuna kilitlendi. Çünkü İran, o Batı’nın emirlerine yüzde yüz boyun eğmeyen tek devlet olarak kalmıştı. Kendince bir çizgisi, bir refleksi vardı. O yüzden gözler hep oraya çevrildi: “Sıra İran’da!” Ve geldi o sıra. Batı, İsrail eliyle İran’a yüklendi. Füzeler, insansız hava araçları, siber saldırılar, propagandalar… Ancak bu kez kurban, boynunu uzatmadı. Bu kez kurban, diş gösterdi. Direndi. Daha da önemlisi, saldırdı. İran büyük zarar gördü, evet. Ama İsrail de öyle. O çok övünülen “Demir Kubbe”, İran füzeleriyle delik deşik oldu. İsrail’in kalbi, belki ilk kez bu kadar sert darbe aldı. Dünyanın ağzı açık kaldı. Çünkü onlarca İslam ülkesinin sessizliğine karşı, tek başına ayağa kalkmış bir İran vardı. Ve o an… Kurbanlık koyunlar bir an için başını kaldırdı. “Demek olabiliyormuş,” dediler. “Demek teslim olmak kader değilmiş.” Şimdi sıra yeniden konuşuluyor. “İran’dan sonra kim?” Pakistan mı? Türkiye mi? Yemen mi? Ama bu kez, sanki ilk kez, soru başka bir yere doğru evriliyor: “Ya sıra onlarda olursa?” Sıra artık bizim coğrafyamızda değil, onların kalbinde olsun diyenlerin sayısı artıyor. Bir umut kıpırdandı. Bir ihtimal… Mezhep savaşlarının, etnik ayrılıkların, siyasi kavgaların üstüne çıkan bir birlik ihtimali. Gerçekten istesek… Gerçekten o devasa enerji ve inancı birleştirsek… İsrail, tükürükle boğulacak bir devlet değil mi zaten? Peki neden hala korkuyoruz? Çünkü korku, bize öğretilmiş bir alışkanlık. Çünkü parmak sallayan ellerin hep üzerimizde olduğunu sandık. Ama İran, bu korkunun bir efsane olduğunu gösterdi. Sadece gösterdiği için değil, bedel ödediği ve direndiği için. Belki bu savaş bir başlangıçtır. Belki Müslümanlar, ilk kez “Sıra kimde?” diye sormayı bırakacak. Belki de, İsrail tarih olurken, “Şimdi sıra Amerika’da” diyecek yürekleri göreceğiz. O gün geldiğinde kurbanlık koyunlar değil, Direnen bir ümmetin ayak sesleri yankılanacak. Ve kim bilir… Belki o gün, tarihte ilk kez, bir ümmet boynunu eğmeden ayağa kalkacak. Mevlüt Bayraktar / Siverek 19.06.2025
Mevlüt Bayraktar Yazdı

Yıllardır kurbanlık koyun gibi kesilmeyi bekledik.

Hem de başımızı uzatarak, kıpırdamadan…
Bir seferde, bir hamlede bitmesin diye dua eder gibi.
Amerika’nın, Avrupa’nın ve onların şımarık çocuğu İsrail’in gözlerinin içine baka baka kurbanlığımızı onayladık.

Her yıl, her kriz, her savaşta farklı bir Müslüman coğrafya sıra bekledi.
Sıranın kendisine gelmemesi için de yüzünü Batı’ya döndü, tebessüm etti, sadakat gösterdi.
Birbirine bakarak, parmakla işaret ederek, “Önce o,” dediler.
“Sonra ben belki… ama önce o!”

Kurban sırasındaki devletlerin biri birine benziyordu:
Korkak, bölünmüş, başsız ve kendi içine gömülmüş.

İsrail, Gazze’ye girdiğinde…
Çocuk, kadın, yaşlı ayırmadan bombalar yağdırdığında…
O görüntüler ekranlardan taşarken…
Yine aynı sessizlikle bakıldı.
Kimse “Artık yeter” diyemedi.
Herkes, “İran ne yapacak?” sorusuna kilitlendi.

Çünkü İran, o Batı’nın emirlerine yüzde yüz boyun eğmeyen tek devlet olarak kalmıştı.
Kendince bir çizgisi, bir refleksi vardı.
O yüzden gözler hep oraya çevrildi:
“Sıra İran’da!”

Ve geldi o sıra.
Batı, İsrail eliyle İran’a yüklendi.
Füzeler, insansız hava araçları, siber saldırılar, propagandalar…
Ancak bu kez kurban, boynunu uzatmadı.
Bu kez kurban, diş gösterdi.
Direndi.
Daha da önemlisi, saldırdı.

İran büyük zarar gördü, evet. Ama İsrail de öyle.
O çok övünülen “Demir Kubbe”, İran füzeleriyle delik deşik oldu.
İsrail’in kalbi, belki ilk kez bu kadar sert darbe aldı.
Dünyanın ağzı açık kaldı.
Çünkü onlarca İslam ülkesinin sessizliğine karşı, tek başına ayağa kalkmış bir İran vardı.

Ve o an…
Kurbanlık koyunlar bir an için başını kaldırdı.
“Demek olabiliyormuş,” dediler.
“Demek teslim olmak kader değilmiş.”

Şimdi sıra yeniden konuşuluyor.
“İran’dan sonra kim?”
Pakistan mı? Türkiye mi? Yemen mi?
Ama bu kez, sanki ilk kez, soru başka bir yere doğru evriliyor:
“Ya sıra onlarda olursa?”
Sıra artık bizim coğrafyamızda değil, onların kalbinde olsun diyenlerin sayısı artıyor.

Bir umut kıpırdandı.
Bir ihtimal…
Mezhep savaşlarının, etnik ayrılıkların, siyasi kavgaların üstüne çıkan bir birlik ihtimali.
Gerçekten istesek…
Gerçekten o devasa enerji ve inancı birleştirsek…
İsrail, tükürükle boğulacak bir devlet değil mi zaten?
Peki neden hala korkuyoruz?

Çünkü korku, bize öğretilmiş bir alışkanlık.
Çünkü parmak sallayan ellerin hep üzerimizde olduğunu sandık.
Ama İran, bu korkunun bir efsane olduğunu gösterdi.
Sadece gösterdiği için değil, bedel ödediği ve direndiği için.

Belki bu savaş bir başlangıçtır.
Belki Müslümanlar, ilk kez “Sıra kimde?” diye sormayı bırakacak.
Belki de, İsrail tarih olurken,
“Şimdi sıra Amerika’da” diyecek yürekleri göreceğiz.

O gün geldiğinde kurbanlık koyunlar değil,
Direnen bir ümmetin ayak sesleri yankılanacak.
Ve kim bilir…
Belki o gün, tarihte ilk kez, bir ümmet boynunu eğmeden ayağa kalkacak.

Mevlüt Bayraktar / Siverek
19.06.2025

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habersiverek.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.