Reklam kod içeriği yüklenmemiş.

İlyas'ın 10 Sorusu

SİVEREK 03.10.2021 - 09:28, Güncelleme: 05.12.2022 - 08:59
 

İlyas'ın 10 Sorusu

Eğitimci yazar İlyas Gizligöl'ün bu haftaki konuğu, Siverekli Alim M.Selim Acarlar. Gizligöl, 10 sorusunu Acarlar'a yöneltti. İşte, röportaj...
M. Selim ACARLAR kimdir? 1964 yılında Siverek’te doğdu. Siverek İmam Hatip Lisesinin ilk mezunlarındandır. Eski usul üzerine medrese eğitimini babası Molla Ramazandan aldı. İcazet denilen medrese diplomasının Molla Ramazan’dan aldı. İmam hatip olarak Akçakale’de görev yaptı. Sonra uzun yıllar imam hatiplik görevi ile beraber hukuk mahkemelerinde Osmanlıca mütercimi olarak görev yaptı. Görevi esnasında öğrencilerine İslami ilimleri öğretme çabasına girdi. Dicle Üniversitesi Arap Dili ve Edebiyatı mezunudur. Diyanet işleri başkanlığı tarafından hac mevsiminde Cidde ve Mekke’de Arapça mütercimi olarak görev yapmıştır. Türkçe’nin dışında Arapça, Kürtçe(Kirdasi-Dimli) ve biraz da Farsça bilmektedir. Evli ve beş çocuk babasıdır. 2016 Yılında emekli olmuştur.   Kuran-i Kerimin ilahi bir kaynak olduğunu nasıl anlayabiliriz?   Arap yarımadasında yaşayanların en belirgin özelliği edebiyattı. Çoğunluğun okuma yazma bilmemesine rağmen yapma çok güzel şiir imal ediyorlardı. Başkalarının yapmasının mümkün olmadığı peygamberlere has Allah’ın izni ile meydana gelen hadiselere mucize diyoruz. Hz Musa ve Hz İsa gibi peygamberlere hissi mucizeler verilmiştir. Asanın yılana dönüşmesi, doğuştan körlerin gözlerinin açılması, Kızıldeniz’in ikiye ayrılması gibi… Bu mucizeler kuranda zikredilmiştir. Hz Peygambere kuran mucizesi verilmiştir. Hissi mucizeler de verilmiş midir? Efkar-ı Umumiye verildiği yönündedir. Mamafih geçmişte de günümüzde de peygambere hissi mucize verilmiş midir? Konusu tartışma konusudur. Her iki tarafın tezini desteklemek için ileri sürdükleri delilleri vardır. Kuranın mucize oluşu konusunda tartışma yoktur.  Kuran hem lafız hem mana yönü ile mucizedir. Geçmişte hatta günümüzde benzerinin getirilme çabaları boşa çıkmıştır. Mekkeli müşrikler bile kabul etmek zorunda kalmışlardır. Kuran benzerini getirin demiş, on ayet getirin demiş en nihayetinde bir ayet getirin demiş ama yapamamışlardır. Kuran’ın beyanları ilme ters düşmez. Bu da ilahi olduğunun delilidir. İleriye dönük gaybi olaylarla ilgili beyanları aynen tecelli etmiştir. Romalıların Persleri yenmesi, Müslümanların Mekke’yi feth etmesi Ebu Lehebin cehennemlik oluşu gibi. Ayet indikten sonra Ebu Leheb epey yaşamıştır.     Sizce toplumumuz İslam dinini ne kadar doğru biliyor ve kendine Müslümanım diyen insanların acaba kurana uygun  bir yaşantısı var mıdır?   İslam dininin temeli vahye dayalı kurandır. Sonra peygamberin sünnetidir. İslam coğrafyası genişleyince diğer inançlar, felsefeler, gelenekler, örf ve adetlerle karşılaştı. Yahudilik, Hıristiyanlık, Zerdüştçülük ve bu inançların farklı mezhepleri…Müslüman olanlar eski kültür ve inançlarını da inandıkları yeni dine taşıdılar. Kuran ve sünnet dışında gayri-İslami şeyleri İslam’a bulaştırdılar. Bidatler, hurafeler, İslam’la ilgisi olmayan inançlar… Fırkalaşan Müslümanların bir kısmı kendi görüşlerini desteklemesi amacı ile hadis uydurdular. Şiirler bir taraftan Sünniler bir taraftan da Müslümanların siyasi çekişmeleri işi daha zor hale getirdi. Günümüzde halen kendisi için büyük bir alan bulan gayr-i İslami inançlar geçmişten kopuk değildir. Günümüzde de halen eklemeler günden güne yapılmaktadır. Ağaca çaput bağlamak, ölüden yardım istemek vs. Çözüm Kur’an ve sahih sünnet çerçevesinde İslam’ı anlamaya çalışmaktır.   Recm ne demektir. İslamiyette recm var mıdır?     Sözlü taşlama ve fiili taşlama anlamlarını ifade eder. Kur’an zina yapanların celdesinden (sopalanmasından, kamçılanmasından) bahseder. Cezanın uygulanmasını emreder. Bu cezanın bekâr olanlar için olduğunu, evlilerin recm edilip öldürülmeleri konusunda sünni mezhepler ittifak halindedir. Buna dair sünnetten delil getirirler. Recm cezasını kabul etmeyenler birden fazla gerekçe ileri sürmüşlerdir. Hariciler ile bir kısım Mutezile ve bazı Şiiler recm cezasını, Kuran’da olmadığı gerekçesi ile reddetmişlerdir. Haricileri evli olsun bekar olsun zina edenlerin cezası celdedir derler.   İslam dinine göre Müslüman olmadan cennete girmek mümkün mü?   İmanın şartlarından biri de Hz Muhammedin Peygamberliğine ve Kur’an’ın Allah kelamı olduğuna iman etmektir. Kur’an Muhammet Allah’ın Resulüdür der. ‘’Hepsi Allah’a meleklere kitaplara Peygamberlere iman ederler.’ Derken peygamberlere ve bütün ilahi kitaplara inanmayı imanın şartı kılar.   Bazı ülkelerde yapılan uygulamalar veya cemaat ile tarikatların dinle ile ilgili bir davranışına "Gerçek İslam bu değildir" sözü duyarız peki sizce gerçek İslam nedir?   Ülke uygulamalarının doğru veya yanlış olduğu Kur’an’a arz edilir. Yoksa doğruluğunun ispatı için Kur’an’dan delil aranmaz. Ölçü, Kur’an, sünnet ve istibattan (hüküm) edilenlerdir. İstibatta farklılık olabilir, önemli olan Kur’an merkezli olmasıdır. Gayrimüslim ülkelerin bazın uygulamaları İslam’ın hakkaniyet ve adalet ölçüsüne mutabıksa itiraz etmenin manası yoktur. Hz Peygamber müminlerin Habeşistan’a gitmesini emretmiştir. Orada kimseye zulüm edilmez demiştir.   Mucize nedir? Hz Muhammed, insanların İslam’a geçmelerini kolaylaştırmak için ve ikna etme amacı ile mucizeler göstermiş midir?   Mucize harikulade hadisedir. İnsanın yapması mümkün olmayan olaylar. Allah’ın izniyle Peygamberler tarafından gerçekleştirilir. Hz Musa’nın Asa, Kızıldeniz’i yarması, Hz İsa’nın kundakta konuşması, ölülerin diriltilmesi Anadan doğma körlerin iyileşmesi gibi. Hz Muhammed’e verilen mucize Kur’an’dır. İlk soruda bununla ilgili izah yapıldı.   İslam alimlerinin başta siyasete, devlet yöneticilerine, tarikatlara karşı nasıl bir tutum sergilemeleri gerekir?   Ebu Hanife ‘’ Sultanın sofrasına oturan alime itibar edilmez derken bir gerçeği dile getirmiştir. Âlimin hür olması gerekir. Din bir takım çıkarların aleti değildir. Dinin gerçekleri neyse ona göre söylemesi gerekir, din ne sultanın ne de insanların keyfine göre değişebilen bir şey değildir. İkrahı mülci ile karşı karşıya kalmadıkça kelime-i küfr söyleyemez. İkrahı mülci (hayat tehlikesi, uzuv kesilmesi)olacaksa Ammar b. Yasir hadisesinde olduğu gibi dili ile inandığının tersini söylemek caizdir. Demeden öldürülürse şehittir. Mükâfatını alır.   İslam dininde şefaat var mıdır? Şefaat kavramını nasıl anlamalıyız. Birinin yardımıyla günahlarımız affedilecek mi?   Şefaat konusu öteden beri tartışılan bir konudur. Kur’an’da şefaatin olmayacağına dair ayetleri gerek kabul eden mutezile uleması, mümin Salih amel sahiplerinin derecelerinin yükseltilmesi için olabileceğini iddia ederler. Sünniler aynı görüşte değil. Hz Muhammed’in şefaat olacağını hatta bunun büyük günah işleyenler için gerçekleşeceği inancındadırlar. Şöyle veya böyle olsun şefaat izni Allah’ın izni ve iradesine bağlıdır. Mümin Salih amel işlemelidir. Bütün umudunu şefaate bağlamamalıdır.   Kâinat Hz Muhammed’in yüzü suyu hürmetine mi yaratıldı? Bir de Nurdan yaratılma meselesi var ne düşünüyorsunuz bu konuda?   Kur’anda kâinatın Hz. Muhammedin yüzü suyu hürmetine yaratıldığına dair bir ayet yoktur. Kutsi olarak rivayet edilen ‘’levlake’’.. Muhaddis ulemaca mevzu yani uydurmadır. Hz Peygamberin değerini anlatan ayetler vardır. Biz seni âlemlere rahmet olarak gönderdik ‘’Şüphesiz sen büyük bir ahlak üzerinesin gibi. Nurdan yaratılmış mecazi olarak söylenebilir. Hakiki yani gerçek manada değil. Peygamberin yaratılışı diğer insanlar gibidir. Ana belli baba belli dede belli. Hatta 21. Dedesine kadar nesli bellidir. Hz. İbrahim’in soyundandır. Hz. İsmail’den gelen son peygamberdir. Yaradılışı farklı olan Hz Adem ve Hz İsa’dır. Biri topraktan yaratılmış biri de babasız.   Ben Müslüman’ım demek yetmiyor mu? Neden farklı mezhepler, cemaat, tarikat üyeliği gibi isimler de kullanılıyor.   Allah dinin adını İslam koymuştur. Üst başlık-kimlik bu dur. Bir grup oluşturan kendilerine feri isim takanlar veya başkaları tarafından isimlendirilenler olur. Ama bunu ayrı bir din gibi algılamamak lazım. Bu dinin adı belli, peygamberi bellidir.  Ulemayı dini liderleri peygamber yerine konumlandırmak son derece tehlikeli ve İslam inancına da aykırıdır. Herkesin yanılabilir olduğu gerçeği göz ardı edilmemelidir.   Değerli hocam vakit ayırıp sorularımı yanıtladığınız için çok teşekkür ediyorum.Size sağlıklı ve huzurlu bir ömür diliyorum.Eksik olmayınız.   Ben de bu güzel soruların ve merakın için teşekkür ederim sevgili İlyas kardeşim..  
Eğitimci yazar İlyas Gizligöl'ün bu haftaki konuğu, Siverekli Alim M.Selim Acarlar. Gizligöl, 10 sorusunu Acarlar'a yöneltti. İşte, röportaj...

M. Selim ACARLAR kimdir?

1964 yılında Siverek’te doğdu. Siverek İmam Hatip Lisesinin ilk mezunlarındandır. Eski usul üzerine medrese eğitimini babası Molla Ramazandan aldı. İcazet denilen medrese diplomasının Molla Ramazan’dan aldı. İmam hatip olarak Akçakale’de görev yaptı. Sonra uzun yıllar imam hatiplik görevi ile beraber hukuk mahkemelerinde Osmanlıca mütercimi olarak görev yaptı. Görevi esnasında öğrencilerine İslami ilimleri öğretme çabasına girdi. Dicle Üniversitesi Arap Dili ve Edebiyatı mezunudur. Diyanet işleri başkanlığı tarafından hac mevsiminde Cidde ve Mekke’de Arapça mütercimi olarak görev yapmıştır. Türkçe’nin dışında Arapça, Kürtçe(Kirdasi-Dimli) ve biraz da Farsça bilmektedir. Evli ve beş çocuk babasıdır. 2016 Yılında emekli olmuştur.

 

Kuran-i Kerimin ilahi bir kaynak olduğunu nasıl anlayabiliriz?

 

Arap yarımadasında yaşayanların en belirgin özelliği edebiyattı. Çoğunluğun okuma yazma bilmemesine rağmen yapma çok güzel şiir imal ediyorlardı. Başkalarının yapmasının mümkün olmadığı peygamberlere has Allah’ın izni ile meydana gelen hadiselere mucize diyoruz. Hz Musa ve Hz İsa gibi peygamberlere hissi mucizeler verilmiştir. Asanın yılana dönüşmesi, doğuştan körlerin gözlerinin açılması, Kızıldeniz’in ikiye ayrılması gibi…

Bu mucizeler kuranda zikredilmiştir. Hz Peygambere kuran mucizesi verilmiştir. Hissi mucizeler de verilmiş midir? Efkar-ı Umumiye verildiği yönündedir. Mamafih geçmişte de günümüzde de peygambere hissi mucize verilmiş midir? Konusu tartışma konusudur. Her iki tarafın tezini desteklemek için ileri sürdükleri delilleri vardır. Kuranın mucize oluşu konusunda tartışma yoktur.  Kuran hem lafız hem mana yönü ile mucizedir. Geçmişte hatta günümüzde benzerinin getirilme çabaları boşa çıkmıştır. Mekkeli müşrikler bile kabul etmek zorunda kalmışlardır. Kuran benzerini getirin demiş, on ayet getirin demiş en nihayetinde bir ayet getirin demiş ama yapamamışlardır. Kuran’ın beyanları ilme ters düşmez. Bu da ilahi olduğunun delilidir. İleriye dönük gaybi olaylarla ilgili beyanları aynen tecelli etmiştir. Romalıların Persleri yenmesi, Müslümanların Mekke’yi feth etmesi Ebu Lehebin cehennemlik oluşu gibi. Ayet indikten sonra Ebu Leheb epey yaşamıştır.  

 

Sizce toplumumuz İslam dinini ne kadar doğru biliyor ve kendine Müslümanım diyen insanların acaba kurana uygun  bir yaşantısı var mıdır?

 

İslam dininin temeli vahye dayalı kurandır. Sonra peygamberin sünnetidir. İslam coğrafyası genişleyince diğer inançlar, felsefeler, gelenekler, örf ve adetlerle karşılaştı. Yahudilik, Hıristiyanlık, Zerdüştçülük ve bu inançların farklı mezhepleri…Müslüman olanlar eski kültür ve inançlarını da inandıkları yeni dine taşıdılar. Kuran ve sünnet dışında gayri-İslami şeyleri İslam’a bulaştırdılar. Bidatler, hurafeler, İslam’la ilgisi olmayan inançlar…

Fırkalaşan Müslümanların bir kısmı kendi görüşlerini desteklemesi amacı ile hadis uydurdular. Şiirler bir taraftan Sünniler bir taraftan da Müslümanların siyasi çekişmeleri işi daha zor hale getirdi. Günümüzde halen kendisi için büyük bir alan bulan gayr-i İslami inançlar geçmişten kopuk değildir. Günümüzde de halen eklemeler günden güne yapılmaktadır. Ağaca çaput bağlamak, ölüden yardım istemek vs. Çözüm Kur’an ve sahih sünnet çerçevesinde İslam’ı anlamaya çalışmaktır.

 

Recm ne demektir. İslamiyette recm var mıdır?  

 

Sözlü taşlama ve fiili taşlama anlamlarını ifade eder. Kur’an zina yapanların celdesinden (sopalanmasından, kamçılanmasından) bahseder. Cezanın uygulanmasını emreder. Bu cezanın bekâr olanlar için olduğunu, evlilerin recm edilip öldürülmeleri konusunda sünni mezhepler ittifak halindedir. Buna dair sünnetten delil getirirler. Recm cezasını kabul etmeyenler birden fazla gerekçe ileri sürmüşlerdir. Hariciler ile bir kısım Mutezile ve bazı Şiiler recm cezasını, Kuran’da olmadığı gerekçesi ile reddetmişlerdir. Haricileri evli olsun bekar olsun zina edenlerin cezası celdedir derler.

 

İslam dinine göre Müslüman olmadan cennete girmek mümkün mü?

 

İmanın şartlarından biri de Hz Muhammedin Peygamberliğine ve Kur’an’ın Allah kelamı olduğuna iman etmektir. Kur’an Muhammet Allah’ın Resulüdür der. ‘’Hepsi Allah’a meleklere kitaplara Peygamberlere iman ederler.’ Derken peygamberlere ve bütün ilahi kitaplara inanmayı imanın şartı kılar.

 

Bazı ülkelerde yapılan uygulamalar veya cemaat ile tarikatların dinle ile ilgili bir davranışına "Gerçek İslam bu değildir" sözü duyarız peki sizce gerçek İslam nedir?

 

Ülke uygulamalarının doğru veya yanlış olduğu Kur’an’a arz edilir. Yoksa doğruluğunun ispatı için Kur’an’dan delil aranmaz. Ölçü, Kur’an, sünnet ve istibattan (hüküm) edilenlerdir. İstibatta farklılık olabilir, önemli olan Kur’an merkezli olmasıdır. Gayrimüslim ülkelerin bazın uygulamaları İslam’ın hakkaniyet ve adalet ölçüsüne mutabıksa itiraz etmenin manası yoktur. Hz Peygamber müminlerin Habeşistan’a gitmesini emretmiştir. Orada kimseye zulüm edilmez demiştir.

 

Mucize nedir? Hz Muhammed, insanların İslam’a geçmelerini kolaylaştırmak için ve ikna etme amacı ile mucizeler göstermiş midir?

 

Mucize harikulade hadisedir. İnsanın yapması mümkün olmayan olaylar. Allah’ın izniyle Peygamberler tarafından gerçekleştirilir. Hz Musa’nın Asa, Kızıldeniz’i yarması, Hz İsa’nın kundakta konuşması, ölülerin diriltilmesi Anadan doğma körlerin iyileşmesi gibi. Hz Muhammed’e verilen mucize Kur’an’dır. İlk soruda bununla ilgili izah yapıldı.

 

İslam alimlerinin başta siyasete, devlet yöneticilerine, tarikatlara karşı nasıl bir tutum sergilemeleri gerekir?

 

Ebu Hanife ‘’ Sultanın sofrasına oturan alime itibar edilmez derken bir gerçeği dile getirmiştir. Âlimin hür olması gerekir. Din bir takım çıkarların aleti değildir. Dinin gerçekleri neyse ona göre söylemesi gerekir, din ne sultanın ne de insanların keyfine göre değişebilen bir şey değildir. İkrahı mülci ile karşı karşıya kalmadıkça kelime-i küfr söyleyemez. İkrahı mülci (hayat tehlikesi, uzuv kesilmesi)olacaksa Ammar b. Yasir hadisesinde olduğu gibi dili ile inandığının tersini söylemek caizdir. Demeden öldürülürse şehittir. Mükâfatını alır.

 

İslam dininde şefaat var mıdır? Şefaat kavramını nasıl anlamalıyız. Birinin yardımıyla günahlarımız affedilecek mi?

 

Şefaat konusu öteden beri tartışılan bir konudur. Kur’an’da şefaatin olmayacağına dair ayetleri gerek kabul eden mutezile uleması, mümin Salih amel sahiplerinin derecelerinin yükseltilmesi için olabileceğini iddia ederler. Sünniler aynı görüşte değil. Hz Muhammed’in şefaat olacağını hatta bunun büyük günah işleyenler için gerçekleşeceği inancındadırlar. Şöyle veya böyle olsun şefaat izni Allah’ın izni ve iradesine bağlıdır. Mümin Salih amel işlemelidir. Bütün umudunu şefaate bağlamamalıdır.

 

Kâinat Hz Muhammed’in yüzü suyu hürmetine mi yaratıldı? Bir de Nurdan yaratılma meselesi var ne düşünüyorsunuz bu konuda?

 

Kur’anda kâinatın Hz. Muhammedin yüzü suyu hürmetine yaratıldığına dair bir ayet yoktur. Kutsi olarak rivayet edilen ‘’levlake’’..

Muhaddis ulemaca mevzu yani uydurmadır. Hz Peygamberin değerini anlatan ayetler vardır. Biz seni âlemlere rahmet olarak gönderdik ‘’Şüphesiz sen büyük bir ahlak üzerinesin gibi. Nurdan yaratılmış mecazi olarak söylenebilir. Hakiki yani gerçek manada değil. Peygamberin yaratılışı diğer insanlar gibidir. Ana belli baba belli dede belli. Hatta 21. Dedesine kadar nesli bellidir. Hz. İbrahim’in soyundandır. Hz. İsmail’den gelen son peygamberdir. Yaradılışı farklı olan Hz Adem ve Hz İsa’dır. Biri topraktan yaratılmış biri de babasız.

 

Ben Müslüman’ım demek yetmiyor mu? Neden farklı mezhepler, cemaat, tarikat üyeliği gibi isimler de kullanılıyor.

 

Allah dinin adını İslam koymuştur. Üst başlık-kimlik bu dur. Bir grup oluşturan kendilerine feri isim takanlar veya başkaları tarafından isimlendirilenler olur. Ama bunu ayrı bir din gibi algılamamak lazım. Bu dinin adı belli, peygamberi bellidir.  Ulemayı dini liderleri peygamber yerine konumlandırmak son derece tehlikeli ve İslam inancına da aykırıdır. Herkesin yanılabilir olduğu gerçeği göz ardı edilmemelidir.

 

Değerli hocam vakit ayırıp sorularımı yanıtladığınız için çok teşekkür ediyorum.Size sağlıklı ve huzurlu bir ömür diliyorum.Eksik olmayınız.

 

Ben de bu güzel soruların ve merakın için teşekkür ederim sevgili İlyas kardeşim..

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habersiverek.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.